Kayıtlar

Aralık, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kelime Oyunu 5

Resim
Merhaba öncelikle böyle bir etkinliğe katılmama vesile oldukları için  Yıldız 'a  ve Deeptone çok teşekkür ederim. Bugün Bonheur'un seçtiği muazzam kelimelerle bende kalemi elime almak istedim. Umarım keyifle okursunuz. 🌸 Çocukken keman sesinin çok eşsiz olduğunu düşünürdüm, lakin ağaçta ki rengarenk kuşların ötüşünü duyana kadar. Sonra anladım ki hayatta daima öğreneceğimiz çok şey varmış. Hayat maalesef   dizilerden ve  filmlerden ibaret değilmiş. Gerçekler yüzümüze tokat gibi çarptığında bunu daha iyi anlıyoruz. Düşünsenize hayatımız boyunca neredeyse tüm şarkılarda kedileri yalnızlık da bir dost olarak anlattılar. Oysa kedinin aslında doğasında olan nankörlüğünden hiç söz edilmedi. Çünkü böyle bir hikayeyi kimse beğenmezdi. Ama nankörlüğü fıtratında varken onu öyle kabul etmek gerekirdi. Onu tüm varlığıyla sevmek daha güzeldi. Başka bir örnek vermek gerekirse, biliyorsunuz bizlere çocukken hep mutlu sonlu masalları anlattılar.     Ama hasret kokan çiçekleri, hayatımızda mu

Acı Gerçekler...

Resim
  Kim olursa olsun, kalbin bir kere buz gibi olunca karşındakinin gözlerine, bir daha kalbi kalbine dokunamıyor işte.  Olmuyor ne kadar çabalasanız da olmuyor. Sen ne kadar doğru olursan ol, insanlar sana karşı hata yapmaktan vazgeçmiyor. Bir dizi de duymuştum başroldeki oyuncu şöyle söylüyordu: " İnsanlar hep ikinci şansı istiyor ama kimse ilkini düzeltmeye çalışmıyor."  Gerçekten de öyle değil mi? Kırgınlıklarımız sol yanımızda kalıyor. İnsanlar kendilerini haklı göstermek için bir şekilde, her şeyi kılıfına uyduruyor. Oysa gerçekten sevseler incitmezlerdi, incitmemek için çabalarlardı. Bu kadar basit. Gerçek şu ki sizi hiç düşünmeden, kıran insanlar için bir duraktan ibaretsiniz. Ama son durak değilsiniz. Acı ama doğru olan bu. Yapılan her hata, affettiğimiz zaman başka bir hatayı doğuruyor. Sonra karşımızda koca bir dağ buluyoruz. Bu yıllardır hep böyle oldu. O yüzden merhametinizi boş yere israf etmeyin. Gülüşlerinizi başkaları için harcamayın. Hayatı kendinizi mutlu etm

Can Kırıklarım

Resim
  Hayatım boyunca içimden nasıl geliyorsa öyle yaşadım. Genellikle hep iyi niyetimden vuruldum ama canımın acısı beni aksine daha iyi bir insan olmaya itti. Yaptığım hiçbir şeyden pişman olmadım. Kimi zaman yanlış insanları sevdim, doğru kararlar vermek için. Belki biraz erken büyümek zorunda kaldım ama içimdeki çocuğu hep aynı yaşta sakladım ve yalnızca kalbimin değerini bilen insanlarla onu tanıştırdım. Ben mutluluğun peşinden koşanlardan olmak istedim. Yükseklerde de olsa ona dokunmak için savaştım. Bu savaşta çok insan kaybettim. Ruhumu çok zedeledim ama bir gün o mutluluğa kavuşmanın umuduyla sabretmeyi öğrendim. Bugün biraz içimdeki can kırıklarından bahsetmek istedim. Geçmişte bir yazımda eskilerden bahsetmiştim. Özlem kokan bir yazıydı. Hatta o özlem buraya attığım ilk adımdı. Belki de bir seslenişe şahit olmanızı istedim. Bilmiyorum ama ruhuma iyi gelmişti. Yara bere içinde geçtiğimiz o yolları özlemek çok ilginç değil mi ? Nelere kıydık kim bilir neler uğruna? Şimdilerde hafi

Yol

Resim
Düşe kalka gittiğim bu yolları seviyorum aslında. Dizlerim kanıyor ama iyileşeceğini bildiğim yaralar için üzülmüyorum artık. Evet bu yüzden çoktandır hayal kırıklıklarıma da üzülmüyorum. Çünkü gereksiz beklentiler insanın ruhunu yoruyor. Gereğinden fazla yüklenen değerler içimizi tüketiyor. Geriye sadece dikenli yollar ve yorgunluk kalıyor. Ama biliyor musun? İnsan kendini sevince, karşısına ne çıkarsa çıksın, gittiği yollarda güzelleşiyor. İşte bu yolculukların öğrettiği en güzel şey buydu. Yıllardır soldurmadığım gülüşlerimin eseri bunlar işte. Şimdilerde o yolculuk da hissettiğim bir şarkı gibi geliyor hayatım. Dinlemekten bıkmadığım, bazen sıkıldığım ama yine de vazgeçemediğim bir şarkı gibi. Yolun mu güzelliğinden şarkının mı bilmem ama yaralarıma rağmen yaşamak güzel şey. Bu noktaya gelmek için ruhuma çok devrim yaşattım. Nice duvarlar ördüm, çok kaleler yıktım. Çoğu zaman kendimi haksız yere hırpaladım. Ama sonunda kendi yolumu buldum ve kendime döndüm. Artık yaralanmaktan, o y